Emekli olmak ve kendi hayallerine kavuşmak.
Kaç kişiye nasip oluyor ki.
Şöyle birkaç dönüm yer alsak sessiz bir yerde.
Bizim arıcılık odaklı idi tabi ki arayışlarımız ama sağolsun Dayım, kavaklık orada işte diye yeri tahsis etti kullanıma.

Mustafakemalpaşa’da Ada Bahçeler diye adlandırılan bölge.
Kirmasti nehrinin suladığı bereketli topraklar…
Çiftlikte emeklilik günlerimizi geçirmek üzere başta arıcılık odak olsa da her gördüğümüz hobiye ağzımız sulanmıyor değil…
Hele yaz akşamlarında çiftlikte mangal yakabilmek…
Uzun bir yolculuk zaten…

2010 yılında böyle işaretlemişiz arıların yerini kafamızda ama hiç değişmedi yerleri.

Emeklilik sonrası vakit bol olunca.
Simetri hastalığı da peşinde ise insanın.
Artık günlerimizin çoğunu çiftlikte geçirdiğimize göre baktığımızda içimizi açacak işler yapalım gücümüz ölçüsünde.
İlk iş arıların etrafını hem kuytu olması hem de görünür olmasını bir nebze engelleyebilmek.

Daha önce artık yıkılmaya yüz tutmuş bir yapı vardı çiftlikte.
Çocukluğumuzda sebze meyve üretimi yapılıyordu burada.
Yıkılmalar gerçekleşince ortadan kaldırılmıştı.

İşte tam şimdi o yapının yerinde arı sütü üretimi yaptığımız konteyner mevcut. Tabi bu çok güncel bir gelişme…
2016 yılı başları…

Bizim ilk göz ağrımız yine bir konteyner.
Konteyner içerisinde tuvalet ve duş imkanı olsa da yoğun malzeme yığıldığından kullanımı zor olduğundan dışarıya bir tuvalet yaptık.
Konteyner önüne de betonunu attık…
Yetmedi diğer tarafa da bir oda yaptık.
Kışın depo, yazın bal sağım odası amaçlı…
Bu yaptığımız oda 2 yıl boyunca arı sütü üretimimize mekan oldu ayrıca…

Su tankından kullanım suyu işini de çözmeye çalıştık.
5 yıl hiç sorunsuz kullanıyoruz.
İmkansızlıklar demek aslında özgürlük demek.
Elektrik olmayınca da sakinlik ve huzur var.
Her sabah kalktığınızda kahvaltı yaptıktan sonra bir emekli olarak gideceğiniz bir yeriniz olmasının güzelliğini herkesin yaşaması en büyük dileğimiz…