Bal hakkında birkaç ileti yazmam lâzım.
Konu aslında artık beni pek ilgilendirmiyor ama.
Yok arkadaş, bu tüketicide ne yapsın?
Bilgi kirliliği o kadar çok ki.
Neyse bende bildiklerimi yazayım da.
Nalına da mıhına da. Yok öyle tek taraflı.
Bal…
Şifa kaynağı falan denir ya.
Yahu, biz Türkler öyle diyoruz.
Kahvaltıda bal tüketimimiz ne kadar az iken.
Tabi hasta iken tüketirsen…
Balın şifa kaynağı olduğu zamanlar elbette olmuş.
Şekerin tarihi ne kadar ki şurada.
Tek bilinen doğal tatlı, bal.
Şeker eksikliği ile halsiz düşen adama ver 1 kaşık bal, gözleri parlasın.
Bunları geçtim geçtim.
Günümüze gelelim…
Bal lâzım olsa.
Kahvaltıda çocuklara yedirmek üzere.
Enerji olsun soğuk günlerde.
Bizde yiyelim desek.
Bal lâzım olsa.
Nereden alacağız?
Arıcılar, arıları olmadığını varsaysın.
Haydi buyurun.
Bal lâzım ve nereden alacağız?
Arıcı tanıdığınız varsa ve ona güveniyorsanız eyvallah.
Ama diyelim onda da bitti.
Valla kafayı yersiniz kafayı.
Kime güveneceğiz yahu…
Sektörün haline bak.
Üretmek başka birşey ama tüketiciye onun sorgusuz sualsiz güveneceği şekilde sunmak ne kadar zor değil mi?
Sonra kızarız markette X firması ballarına…
Bizden kaça alıyor da kaça satıyor diye.
İşte o aradaki fark GÜVEN farkı.
Bal Donar mı?
Arılarına Şeker verdin mi?
Ne balı senin balın?
Kavanozlar kaç gram alıyor?
Bunun tadı biraz farklı?
Neden çok akıcı bu?
Sende Karakovan olmuyor mu?
Biz Siirt’ten getirtiyoruz ama senin balın iyi mi ondan?
Yüzlerce soruya muhatap olup ikna edecek şekilde cevap verebilmek…
Market rafında bu soruları sormuyor üstelik.
Bu konuda yazayım ben yazayım.
Tercüman olayım bir çok Arıcıya.
Tüketicinin suçu yok.
Suç, arıcılarda.
Sunmazsan ürettiğin ürünü, sunana kızmak yok.
xxxxxxxxxxxxxxxx
Bal, arılar için sadece enerji kaynağı.
Kestane balını da yavru besleme de kullanır hiç affetmez, ayçiçek balını da.
İhtiyaç fazlası olursa stoklar.
Stokların büyük bölümünü de biz Arıcılar alırız.
Balı arılar kendine stoklar ama insanların ihtiyacını da karşılamak adına arıcılık bir üretim şekli.
Yani arılar buyrun size bal yapalım demezler.
Doğada yoğun bir bal akımı olunca tüm güçleri ile ne var ne yok toplarlar ve fazla geleni de stoklarlar.
Bu kadar basit bir döngü.
İhtiyaç fazlası.
İşte arıcılık dediğimiz şey bu ihtiyaç fazlası balı olabildiğince çok toplatmaktır.